well to do

Significados de "well to do" con otros términos en diccionario inglés turco: 40 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Idioms
1	Idioms	well-to-do adj.	müreffeh
The doctor, who is well-to-do, is not content. Müreffeh olan doktor mutlu değildir. More Sentences
2	Idioms	well-to-do adj.	varlıklı
The well-to-do family lived in a luxurious mansion. Varlıklı aile, lüks bir malikanede yaşıyordu. More Sentences
3	Idioms	well-to-do expr.	hali vakti yerinde
The doctor, who is well-to-do, is not content. Hali vakti yerinde doktor hoşnut değildir. More Sentences
General
4	General	well-to-do family n.	varlıklı aile
5	General	well-to-do man n.	zengin adam
Phrases
6	Phrases	it's never too late to do well expr.	iyi yapmak için hiçbir zaman çok geç değildir
Colloquial
7	Colloquial	be (just) as well (to do something) v.	(bir şeyi yapmak) akıllıca olmak
8	Colloquial	be (just) as well (to do something) v.	(bir şeyi yapmakta) yarar olmak
9	Colloquial	be (just) as well (to do something) v.	(bir şeyi yapmak) mantıklı olmak
10	Colloquial	be (just) as well (to do something) v.	(bir şeyi yapmak) iyi olmak
11	Colloquial	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	bir şey için/bir şeyi yapmak için iyi, ideal, daha iyi konumda olmak
12	Colloquial	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	bir şey için/bir şeyi yapmak için iyi bir fırsatı/şansı olmak
13	Colloquial	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	bir şey için/bir şeyi yapmak için uygun konumda/yerde olmak
14	Colloquial	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	yeri güzel, uygun, iyi olmak
15	Colloquial	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	yeri rahat, elverişli, yakın olmak
16	Colloquial	do well to do something v.	bir şeyi yapmak iyi olmak
17	Colloquial	do well to do something v.	bir şeyi yapmak mantıklı olmak
18	Colloquial	do well to do something v.	bir şeyi yapmak akıllıca olmak
19	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
20	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
21	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
22	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
23	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
24	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
25	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
26	Colloquial	all very well (for somebody) (to do something) but... expr.	(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
Idioms
27	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	avantajlı, iyi bir konumda olmak
28	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	ideal, elverişli bir konumda olmak
29	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	konumu iyi, uygun olmak
30	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	yeri iyi, uygun olmak
31	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	iyi, uygun yerde olmak
32	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	iyi, uygun bir konumda olmak
33	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	iyi, uygun konumlandırılmış olmak
34	Idioms	be well, ideally, better placed for something/to do something v.	iyi yere dükkan açmış olmak
35	Idioms	well-to-do adj.	rahatı yerinde
36	Idioms	well-to-do adj.	tuzu kuru
37	Idioms	well-to-do adj.	zengin
38	Idioms	(well) worth your while (to do something) adj.	(bir şey yapmak) harcadığı zamana değer
39	Idioms	(well) worth your while (to do something) adj.	(bir şey yapmak) ayırdığın zaman değer
40	Idioms	(one) would do well to (do something) expr.	(bir şeyi) yapsan iyi olur